içerik yükleniyor...Yüklenme süresi bağlantı hızınıza bağlıdır!

ÇIKARMAMIZ GEREKEN DERSLER, ÇÖZMEMİZ GEREKEN SORUNLAR!
Partimizin sorunlarını konuşmamızın tam zamanı. Zira, iktidar, güç odakları, diğer bazı partiler, havuz medyası partimizi karalayarak, temcit pilavı gibi akşam sabah konuşarak kendi çıkmazlarını örtme peşinde.22 senedir iktidardalar, Türkiye'yi her konuda çıkmaza soktukları ortada.Ama vicdan sahibi olmadıkları için iktidarlarını bırakıp erken seçime gitmeyecekleri de belli. İktidarda kalabilmelerinin tek yolu var; CHP'yi yıpratmak ve iç bütünlüğünü bozmak. Buna izin veremeyiz.Bunun için konuşarak, müzakere ederek partimizin eksikliklerini gidermeliyiz.Konumuzu ele alırken tarihimizi de iyi okumamız gerekiyor.Önce can alıcı bir soruyla başlamak istiyorum.
Neden 1950'den beri iktidar olamıyoruz?
Bu soruya cevap verebilmek için bazı seçimleri ve sonuçlarını hatırlatmak istiyorum.
● CHP, 1973 seçimlerinde 185, 1977'de 213 milletvekili çıkarmıştı.1979 ara seçimlerini 5=0 kaybetmişti. Peki yapılanlardan ders çıkarıldımı? Tabii ki, hayır! Rahmetli Ecevit, 1974'de neden başbakanlıktan istifa etti? Bu MC'lerin önünü açmak değilmiydi? 1977 seçimlerinden sonra neden hırsızlığı ayyukaya çıkmış 12 milletvekili transfer edildildi? CHP 1972'de Cuntaya cepheden karşı çıkarken, "Toprak İşleyenin Su Kullananın, Ne Ezen Ne Ezilen İnsanca Hakça Bir Düzen" derken, 1978'de itibaren bu sloganları neden terk etti? Solumuz da bulunan fikirleri neden terörist ilan ettik? Neden gladiyonun, derin devletin, milliyetçi faşizmin üzerine gidemedik? Hergün bir aydın, bilim insanı, öğrenci katledilirken Sivas,
1 Mayıs, K.Maraş gibi kitle katliamları yapılırken neden hesap soramadık? Bu katliamların darbenin hazırlıkları olduğunu bilmiyormuyduk? İşte tek başına iktidar olamamanın sırrı bu sorularda gizli. Devam edersek:
● 1989'da yerelde halk iktidarı yeniden bize verdi. Acıdır ki, 2 yıl sonra 1991 seçimlerinde 3'üncü parti olduk. Bu sonuç seçmenin bize verdiği bir işaret değilmiydi? Neden 1989 sürecini değerlendirmedik? 1980'den sonra iktidar olabilmek için faşist anlayışlar üzerine gidilmesi gerekirken, neden gidemedik? Özellikle 1995'den sonra özümüzü, ideolojimizi, Dünya'ya bakışımızı anlatma yerine sağcıları toplayarak iktidar olmayı neden düşledik? Bu soruları sıralayıp gidebiliriz ancak günümüzü anlatmaya yer kalmayacağı için tekrar günümüze dönelim.
Tek başına iktidar olamayışımızın üzerinde 74 yıl geçmiş durumda.2024 yerel seçimleri tek başına iktidar olma fırsatını tıpkı 1989, 2019'daki seçimler gibi, yeniden verdi. Şimdi yerelde iktidarız ancak genelde iktidar değiliz. Önümüzde çok uzun bir süre var.Tek başına iktidar olabilmemizi sağlayacak şey, hazırlıklara hemen başlamamızdan geçiyor. Ancak iktidar, Sn.Kılıçdaroğlu, Sn.Özel, Sn.İmamoğlu, Sn.Yavaş isimleri üzerinde yaratacağı spekilasyonlarla partimize oyunlar oynuyor. Bu oyunu bozmanın yolu, ismi geçenlerin ve eski genel başkanların bir araya gelmesinden geçiyor. Neden bir araya gelerek, "biz kurumsal işleyişe sahip bir partiyiz, günü geldiğinde kurumlarımız üzerlerine düşen kararları alır, demokratik işleyiş üzerine oturan yöntemleri belirleriz" denilmiyor? Neden şunlar söylenmiyor?
▪︎ Öncelikle yapmamız gerekenlerden biri, "üyelik reformu, yapısal reformu, kurulları demokratik işleyişe kavuşturma reformu- dur". Bu reformları yapmak için "Tüzük Kurultayı sürecimizi başlattık" neden diyemiyoruz?
▪︎ Nepotizm iliklerimize kadar işlemiş. Bir kurul vasıtasıyla neden açığa çıkaramı- yoruz? İlçelerde, illerde, genel merkezde yöneticilerin çekirdek ailelerinden, kendilerini destekleyenlerden belediyelere kaç kişi alınmış biliyormuyuz? Bu yanlışı ancak sözlü sınavı kaldırılmış ve sadece yazılı yapılan KPS ile çözüleceğini söylememize rağmen, neden kamuoyunu harekete geçirmek için gücümüzü kullanmıyoruz? Yönettiğimiz kurumlarda bunu neden işlettirmiyoruz?
▪︎ İBB dolayısıyla Sn. Ekrem İmamoğlu ve kadrosu, Eskişehir Yılmaz Büyükerşen ve kadrosu yatırım, proje, hizmet konusunda son derece başarılı ve örnek belediyeler ve başkanlarıdır. Neden bu belediyelerin başarıları baz alınarak merkezi yerel yönetimler programı üretilemiyor?
▪︎ Merkez yönetimimiz, politika üretiminde kendisini başarılı görüyor mu? Görüyorsa halka devlet göreviyle yumuşama arasındaki farkı hâlâ neden anlatamadık? CB'nın ziyareti olması gereken ve yıllardır yapılmayan bir bilinçli duruş değilmiydi? Bunları neden anlatamıyoruz? Neden ön alarak tüm grubu bulunan partileri, TV'lerde açık oturumlara davet etmiyoruz?
Vakit hızla akıyor. "Kalan işe kar yağar", "Demir tavında dövülür" diye ata sözlerimiz söylenmiş bu topraklarda. Bu ata sözlerini doğru buluyorsak, neden hâlâ atalet içindeyiz?
Bu yazı 144 defa okunmuştur.
YAZARIN DİĞER YAZILARI
FACEBOOK YORUM
Yorum